JALE ANIL…
Bodrum’da herkesin ne kadar dikkatini çeker bilemem ama benim en çok dikkatimiçeken şeylerden bir tanesi Bodrumlu hanımların çok azı Bodrum’un üzerine çullanan yoğun göçer nüfus artışı ve kültür karmaşası karşısında dimdik ayakta dururken bu değişime ayak uydurup kendi pozisyonunu korurken gelişmeyi de ıskalamaması çok ender gördüğüm olaylardandır. Bodrulu erkek papulasyonu ne kadar önde görünürse görünsün Bodrumlu kadınlar hem erkeklerden zeki hem de erkeklere geri planda hakimdirler.
Yine Bodrum’da kadınlar sosyal hayata müdahale ederlerken bunların yüzde doksanbeşi dışarıdan gelen yerleşiklerdir. Bodrumlu kadınlar bu tür olaylarda ne başı çekerler ne de o tür derneklerin başına geçerler. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği hariç. Durumu böyle özetledikten sonra konumuza şimdi daha yakından bakabiliriz.
MUZAFFER HOCA BEN SENİN GAZETENİ ZEVKLE OKUYORUM...
Bu lafı bana ve yüzüme söyleyen tek Bodrulu kişi Jale Anıl dır. Bu hanım ben de o günden sonra hem dikkat hem de saygı uyandırdı. Çünkü manavlıkla ilgilenen eşi Hüseyin Anıl manavlığı bırakmış “YARIMADA” isimli bir yerel gazete kurmuştu. Ben yıllarca Bodrum Gazetesini herkes okusun diye bedava dağıtırken o çıkardığı gazetesini parayla sattı ve bu konuda da çok başarılı oldu. Bilahare işini geliştirerek bir de matbaa kurarak Bodrum’da eksik olan yerel gazetecilik kolleksiyonunu zenginleştirmiş oldu. İşte Bodrum’da herkes arsa alıp, arsa satarak para kazanmaya bakarken, Anıl aılesi işin en zorundan yani kültür noktasından işe başladı kendi ölçüleri içerisinde de oldukça başarılı oldular.
JALE ANIL KAYA GİBİ DURDU...
Eşi Hüseyin Anıl nedense Sayın Jale Anıl’ın bende uyandırdığı saygıyı asla uyandırmadı. İşte bu jale anıl hem eşinin, hem çocuklarının hem de kurulan işin arkasında sırdağlar gibi durdu. Bu gün gelinen noktada onun verdiği saygınlığın değeri çok büyüktür. Bodrum yerelinden çıkıpta yerli-yabancı ayrımı yapmadan, haklının hakkını kendi aleyhine bile olsa teslim eden bir yazı politikası benimseyen bu hanıma hep saygı duydum. O yönettiği gazetesinde ne dışarıdan gelenlerin tesirinde kaldı ne de onlara karşı bir kültür oluşturdu. Sonunda eşinin siyasette harcadığı her şeyi fazlasıyla yerli yerine koydu. Sayın jale Anıl’ın bu serideki en önemli bıraktığı iz kişiliğini yönettiği gazete ye de yansıttı, bu gazete her ne kadar sosyal demokrat ve Bodrum yanlı olsa da Sayın Jale Anıl’ın kişiliğinin gazete yayınına yansıması olarak Bodrum Gerçeklerini de ıskalamdı. Çok emin olarak söylüyorum eşi Sayın Hüseyin Anıl’ın yerine siyasete adaylığını koysaydı ondan daha çok başarılı olacağınada kesinlikle eminim. O Bodrum yaşamında sesiz kaldı ama ciddi bir iz bıraktı.
JALE ANIL…
Bodrum’da herkesin ne kadar dikkatini çeker bilemem ama benim en çok dikkatimiçeken şeylerden bir tanesi Bodrumlu hanımların çok azı Bodrum’un üzerine çullanan yoğun göçer nüfus artışı ve kültür karmaşası karşısında dimdik ayakta dururken bu değişime ayak uydurup kendi pozisyonunu korurken gelişmeyi de ıskalamaması çok ender gördüğüm olaylardandır. Bodrulu erkek papulasyonu ne kadar önde görünürse görünsün Bodrumlu kadınlar hem erkeklerden zeki hem de erkeklere geri planda hakimdirler.
Yine Bodrum’da kadınlar sosyal hayata müdahale ederlerken bunların yüzde doksanbeşi dışarıdan gelen yerleşiklerdir. Bodrumlu kadınlar bu tür olaylarda ne başı çekerler ne de o tür derneklerin başına geçerler. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği hariç. Durumu böyle özetledikten sonra konumuza şimdi daha yakından bakabiliriz.
MUZAFFER HOCA BEN SENİN GAZETENİ ZEVKLE OKUYORUM...
Bu lafı bana ve yüzüme söyleyen tek Bodrulu kişi Jale Anıl dır. Bu hanım ben de o günden sonra hem dikkat hem de saygı uyandırdı. Çünkü manavlıkla ilgilenen eşi Hüseyin Anıl manavlığı bırakmış “YARIMADA” isimli bir yerel gazete kurmuştu. Ben yıllarca Bodrum Gazetesini herkes okusun diye bedava dağıtırken o çıkardığı gazetesini parayla sattı ve bu konuda da çok başarılı oldu. Bilahare işini geliştirerek bir de matbaa kurarak Bodrum’da eksik olan yerel gazetecilik kolleksiyonunu zenginleştirmiş oldu. İşte Bodrum’da herkes arsa alıp, arsa satarak para kazanmaya bakarken, Anıl aılesi işin en zorundan yani kültür noktasından işe başladı kendi ölçüleri içerisinde de oldukça başarılı oldular.
JALE ANIL KAYA GİBİ DURDU...
Eşi Hüseyin Anıl nedense Sayın Jale Anıl’ın bende uyandırdığı saygıyı asla uyandırmadı. İşte bu jale anıl hem eşinin, hem çocuklarının hem de kurulan işin arkasında sırdağlar gibi durdu. Bu gün gelinen noktada onun verdiği saygınlığın değeri çok büyüktür. Bodrum yerelinden çıkıpta yerli-yabancı ayrımı yapmadan, haklının hakkını kendi aleyhine bile olsa teslim eden bir yazı politikası benimseyen bu hanıma hep saygı duydum. O yönettiği gazetesinde ne dışarıdan gelenlerin tesirinde kaldı ne de onlara karşı bir kültür oluşturdu. Sonunda eşinin siyasette harcadığı her şeyi fazlasıyla yerli yerine koydu. Sayın jale Anıl’ın bu serideki en önemli bıraktığı iz kişiliğini yönettiği gazete ye de yansıttı, bu gazete her ne kadar sosyal demokrat ve Bodrum yanlı olsa da Sayın Jale Anıl’ın kişiliğinin gazete yayınına yansıması olarak Bodrum Gerçeklerini de ıskalamdı. Çok emin olarak söylüyorum eşi Sayın Hüseyin Anıl’ın yerine siyasete adaylığını koysaydı ondan daha çok başarılı olacağında kesinlikle eminim. O Bodrum yaşamında sesiz kaldı ama ciddi bir iz bıraktı.